Yeni yıl, yeni yaş, yeni ev gibi tarihsel döngüler bizler için yeni başlangıçlar yapabilmek, kararlar alabilmek veya hayatımızda değişikler yaratabilmek için büyük fırsatlara dönüşür. Dönüm noktaları olarak adlandırabileceğimiz bu zamanlarda isteklerimizi, arzularımızı, dileklerimizi gerçekleştirmek için büyük bir umut, güç ve kararlılık hissederiz. Bu dönemlerde sanki zihnimizde sembolik boyutta temiz bir sayfa açılır. Belki eskide yaşanılan, memnun olunmayan veya eksik kalanlara kapıları yavaşça kapatır; eksiklikleri tamamlamaya, yeni ihtimallere ve yeniliklere açılırız. Özellikle de yeni bir yıla giriş bunu en yoğun yaşadığımız zamanlardan biridir.
Yeni yıl kararlarını her ne kadar büyük bir umut, heyecan ve hevesle alsak da bu kararları ilk aylardan sonra devam ettirmekte zorlanabiliriz. Kararlar almak kolaydır ancak uygulama ve sürdürme kısmı o kadar kolay olmayabilir. Hatta aldığımız bazı kararları hiç uygulayamayabiliriz. Arzularımız ve dileklerimiz olsun, gerçekleşsin isteriz ancak bunu yapabilmek için yeterli gücü ve donanımı kendimizde bulamayabiliriz. Verdiğimiz kararları devam ettirememe veya hayata geçirememe bizde bir hayal kırıklığı, özgüvensizlik ve üzüntü yaratabilir. Yeni yılımızı daha keyifli, verimli ve tatminkâr geçirmek için verdiğimiz kararlar, gerçekleştiremediğimizde tam tersi olumsuz bir etki yaratabilir. Ancak bunun çözümü kararlar almamak değildir elbette. Zaten biz almamayı düşünsek de zihnimiz yeni açılan bu sayfa ile birlikte yeni kararlar almaya yatkın olacaktır. Bu sadece kişisel bir davranış değil, aynı zamanda Romalılardan kalan ve yıllardan yıla aktarılan bir gelenektir. Önde ve arkada iki yüzü olan Janus tanrısı arkaya bakarak geçmişi, öne bakarak geleceği görür. İnsanlar da Janus tanrısına her yeni yılda aldıkları kararlarını hediye olarak sunarmış. İngilizce’de January (Ocak ayı) adının Janus tanrısının isminden geldiği de bilinmektedir.
Bu nedenle uygulayamama ihtimalimiz olduğu için kararlar almamayı değil, bu kararları nasıl alacağımız üzerine düşünme, etkili yolları ve yöntemleri araştırma yolunu seçebiliriz. Geçtiğimiz yıl kişisel ve toplumsal olarak zorlandığımız bir yıldı.. Ancak bu zorlu sürece rağmen yeni bir yıla girmenin heyecanını bir şekilde yaşıyor ve hissediyor, umutlanıyoruz. Bu nedenle de şimdi aldığımız yeni yıl kararlarını uygulayabilmek, hayatımıza geçirebilmek ve sürdürebilmek için neler yapabileceğimize bakabiliriz:
Yeni yıl kararlarının gücü ve hevesi, eskiyi geride bırakarak yeni bir zamana girmekten gelse de bu kararların sürdürülebilirliğini sağlamanın ilk adımı geçmiş yılı değerlendirmekten geçiyor. Geçen yılda yolunda gidenler ve gitmeyenler, yapılanlar ve yapılamayanlar, istenenler ve gerçekleşenler, “iyi ki”ler ve “keşke”ler nelerdi? Bunları düşünerek işe başlayabilirsin. Buradan yola çıkarak düşünmek daha sağlam adımlarla, kendinin farkında olarak kararlar almanı sağlayacaktır. Geçmiş yılın değerlendirmesini tek başına yapabileceğin gibi güvendiğin ve sevdiğin bir veya birkaç arkadaşınla da yapabilirsin. Bu değerlendirme sürecini daha keyifli bir hâle getirmeni ve arkadaşlarının desteğini hissetmeni sağlayabilir. Bu değerlendirmeyi bir deftere veya kağıda yazıp somutlaştırabilirsin. Öncelikle geçtiğimiz yılda mutlu olduğun, kendinle gurur duyduğun ve “İyi ki yaptım.” dediğin şeyleri düşünerek başlayabilirsin. Daha sonra, yolunda gitmeyen, farklı olmasını dilediklerini düşünebilirsin. Geçmişin değerlendirmesini yaptıktan sonra artılar ve güzellikler için teşekkür ederek, eksilere ve eksikliklere şefkatle yaklaşarak bunun farkındalığı ile daha gerçekçi, ihtiyaçlarını karşılayacak, ayakları yere sağlam basan dileklerde bulunabilirsin.
Evimizin duvarları içeri ve dışarıyı birbirinden ayırır, bizi soğuktan ve aşırı sıcaktan korur, evin içinde kendimize ait bir dünya oluşturmamıza katkı sağlar. Bu örnekteki fizyolojik sınırları oluşturan duvarlar nasıl önemliyse psikolojik olarak da “sınırlar” bizleri korur ve hayatımızı kolaylaştırır. Sınır kelimesinin bizlerde uyandırdığı ilk etki baskı olabilir, hatta bu kelime kısıtlama gibi algılanabilir. Ancak sınırlar hayatımızda belirlilik kavramını ve dolayısıyla güveni oluşturarak rahat ve emin hissetmemizi sağlar. İçimizdeki gücü ve yaratıcılığı ortaya çıkarmamıza yardımcı olur. Sınırsızlık bizlerin dikkatini dağıtan, odaklanmamızı zorlaştıran, enerjimizi tüketen bir şeydir. Sınırlar içinde daha verimli çalışır ve daha üretken oluruz. Bununla bağlantılı olarak birçok yeni yıl kararı almaktansa en fazla 3 veya 4 karar belirlemek önceliğin olabilir. Yapmak isteyeceğin birçok şey olabilir ancak bunların hepsini yeni yıl kararlarına dâhil etmen, kararlılığını ve bunların yapılabilirliğini ciddi oranda azaltabilir çünkü odağını kaybedebilirsin. Ya da “Hayatıma egzersizi dâhil etmek istiyorum, spora başlayacağım.” gibi geniş ifadeler kullanmaktansa sınırları olan hedefler belirlemek, bu hedeflerin çerçevesini net ifadelerle çizmek önemli. Örneğin “Salı ve cumartesi günleri sabahları bir saat spor yapacağım.” gibi kararlar almak süreklilik sağlayacaktır. Yeni yıl kararları belirlerken kendinin ve kendi sınırlarının farkında olarak kararlar alman, neyi ne kadar yapabileceğin üzerine düşünerek gerçekçi hedefler belirlemene alan açar.
Yeni olan şeyler her ne kadar bize heyecan verse de aynı zamanda bilinmezdir. Bilinmezlik ve hazırlıksız olmak bizleri zorlayabilir. Bu da kararlarımızı uygulamaya koymayı zorlaştırabilir. Bu nedenle belirlediğin hedefinle ilgili bir hazırlık sürecine girmen ve onunla ilgili detaylı bilgi sahibi olman bu hedefini gerçekleştirmen için sana yardımcı olacaktır. Emin adımlarla aşamalı olarak ilerlemek bu yolda daha güvenle ilerlemeni sağlayacaktır. Örneğin spor yapmaya başlamak istiyorsan hangi sporu yapacağına karar verip bununla ilgili araştırma yapmak ve bir spor salonu bulmak iyi bir yöntem olabilir ya da koşmaya başlayacaksan kendini motive etmek ve psikolojik hazırlığını yapmak için koşu kıyafeti, şapka, ayakkabı gibi ekipmanlar alman bu fikre alışmanı ve onu hayatına dâhil etmeni kolaylaştırır.
Hayata yenilik katmanın yanında kayıpların telafisi de bizler için çok önemlidir. Daha önce yapabildiğin, sana iyi gelen ve şu anda da keşke yapabilsem dediğin etkinlikleri düşünebilirsin çünkü yapmayı bıraktığın aktiviteler, durumlar sende bir kayıp ve başarısızlık hissi yaratabilir. Kaybettiklerine dair yeni yıl kararları alman seni tamamen yeni kararlar almaktan daha çok tatmin edebilir. Eğer bu fikri uygulamak istersen kendine şunu sorabilirsin: “Daha önce neler işe yaramamıştı ya da neler işe yaramıştı da bir süre bunu devam ettirebilmiştim?” İşleyen yöntemlerin üzerine yoğunlaşarak ve şu anki sen olarak bu hedefi gerçekleştirmek için nasıl bir yol izleyeceğin üzerine düşünebilirsin.
Alacağın kararlarda olumsuz dil kullanmaktan kaçınarak olumlu dile odaklanabilirsin. Diğer bir ifadeyle odağını yapmaman gerekenler yerine yapacaklarına yönlendirebilirsin. Örneğin “İşlerimi ertelemeyeceğim.” kararını almaktansa “İşlerimi zamanında yetiştirmeye özen göstereceğim.” kararını alabilir ya da “Sabahları geç uyanmamalıyım.” yerine “Hafta içi sabahları erken uyanacağım.” şeklinde hedefini belirleyebilirsin.
Kararını sadece düşünce boyutunda bırakmadan bir yere yazarak somutlaştırabilir, yazarken de detaylandırabilirsin. Detaylandırarak yazman hem bu amaca zihinsel olarak daha fazla alan açmana yardımcı olur hem de bu yeni kararını gerçekleştirirken karşılaşabileceğin zorlukları da düşünmene fırsat sunar. Bir karar aldığında genel olarak planına sadık kalsan da aksaklıklarla karşılaşabilirsin. Bu noktada olumsuzluğa kapılmadan amacın doğrultusunda ilerlemeye devam edebilmen için, oluşabilecek olumsuz durumları ve onlarla nasıl baş edebileceğin üzerine düşünmen faydalı olacaktır.. Örneğin, haftanın 2 günü spor yapmaya karar vermişsindir ancak hasta olabilirsin, bir gün canın çok sıkkın olabilir ve yapmak istemeyebilirsin. Belki bir gün kaçırabilirsin ama onu başka bir gün yaparak telafi edebilir ya da o durumu bir istisna olarak nitelendirerek haftaya kaldığın yerden devam edebilirsin. Bir de şunu düşünmek iyi olabilir: Hiçbir şey veya hiç kimse mükemmel değildir; arada aksilikler olabilir, hatalar yapılabilir.
Süreç içinde aldığın kararların hayatına kattıklarını, sana kazandırdıklarını düşünmen ve somut çıktılarını gözlemlemen seni motive eden bir yöntem olabilir. Her zaman içsel motivasyonun yüksek olmayabilir, bu noktada kendini dışarıdan desteklemen önemli. Örneğin somut çıktısı olmayan aktivitelerin için bir hediye alarak kendini ödüllendirebilirsin.
Bulunduğun mekânı hedeflerin doğrultusunda değiştirmen veya şekillendirmen de basit gibi görünse de oldukça etkili olabilir. Mesela odanın çeşitli yerlerine kararlarınla ilgili yazılar ve fotoğraflar asabilir, panona notlar bırakabilirsin. Odanda yapacağın ufak değişiklikler yeni yılda aldığın kararların bulunduğun mekâna yansımasını sağlayabilir.
Yeni yıl bize kendimizin farkında olabilmemiz, neler yaşadığımızı ve nasıl bir hayat yaşamak istediğimizi fark edebilmemiz, bunlar doğrultusunda daha huzurlu ve keyifli bir hayat yaşayabilmemiz için bir kapı aralar. Bize düşen de bu davete kendi sınırlarımız dâhilinde samimiyetle karşılık vermek ve doğru yöntemlerle kararlar almaktır.
Geride bıraktığımız yılın yaşattığı zorluklar ve tüm bunların öğrettikleriyle birlikte gireceğimiz bu yeni yıl kararlı, keyifli ve sağlıklı bir yıl olsun!